That Sugar, 2014 yılında Damon Gameau’nun yönettiği ve oynadığı Avustralya yapımlı belgeseldir.
Belgeselde Damon Gameau, sağlıklı beslenmeyi hayat tarzı haline getirmeyi benimsemiş ve şekerin vücudumuzda yarattığı değişiklikleri göz önüne sermeyi amaçlayan bir deney yapmaya karar veriyor. Deneyde 60 gün boyunca insanların sağlıklı olarak gördüğü meyveli yoğurt, hazır soslar, mısır gevrekleri, meyve suları gibi marketlerde satılan gıdalardan her gün 40 gram şeker yemeyi planlıyor. Deneyin öncesinde bir klinikte kan tahlillerini, kalp ve karaciğer kontrollerini yaptırıyor. Gelen sonuçlarda ise herhangi bir sorun görülmüyor. Ardından diyetisyene gidip günlük aldığı kalori miktarını değiştirmeden günlük beslenmesini sadece şekerli gıdalar olacak şekilde ayarlıyor.
Damon, her gün deney öncesinde aldığı kalori miktarıyla aynı olan yaklaşık 2300 kalori alıyor ve deney gereği aldığı 40 gram şekerin yanı sıra egzersizlerini aksatmadan yapıyor. Bu 60 gün süresince beslenme tarzlarını karşılaştırmak için Afrika ve Amerika’ya da ziyaretlerde bulunuyor. Belgeselde yılda bir avuç şeker tüketen Aborjinlerin hayatlarının nasıl 50 yıl içinde değiştiğini ve Amerika’da ise gıda endüstrisinin ne kadar acımasız ve insanları ne kadar çok etkilediğini görüyoruz.
İkinci ayın sonunda Damon, 8.5 kilo alıyor. Bel çevresi 10 santim artıyor ve vücudunda (özellikle göbek çevresinde) %7 yağ artışı oluyor. Kendisini devamlı halsiz hissediyor ve sanki öğünden öğüne yedikçe normale dönüyor. Derisi cansızlaşıyor. Tükettiği fazla şekerden dolayı insülin ve adrenalin miktarları hızla yükselip ve yine bir o kadar hızlı düşüyor, bu da Damon’da kaygı bozukluğuna sebep oluyor. Deneyin sonunda karaciğer enzimleri yükselmiş, yağlı karaciğer/siroz hastalığı tanısı olasılığı artmış; kan değerleri yükselmiş ve diyabet obezite sınırına yanaşmış olduğunu görüyoruz.
Bu belgeselden de anlayacağımız gibi önemli olan aldığımız kalori miktarından çok, bu kalorilerin kaynaklarıdır. Yaşadığımız şu dönemde önemli olan, bu büyüyen ve kötüleşen gıda endüstrisinin hilelerini anlayıp iyi bir etiket okuma yapabilmektir. Unutmayın, sağlıklı ve bilinçli nesiller yetiştirebilmek bizim elimizde.
İyi seyirler!
Hazırlayan: Öğr. Dyt. Fatma Gültekin